Türkiye’de otizm oranındaki artış yüzde 316

Türkiye’de otizm oranındaki artış yüzde 316
Yayınlama: 23.01.2025 11:11
A+
A-

Son zamanlarda, otizm oranlarında çarpıcı bir artış gözlemlendi. Türkiye'de 2000 yılında her 150 çocuktan biri otizm tanısı alırken, 2020'de bu sayı 36'da 1'e yükseldi. Başka bir deyişle, otizm oranları %316,67 arttı.

Bu artışın ana nedenlerinden biri, erken teşhis ve tarama oranlarındaki yükseliş. Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB), beynin sinyal iletimindeki aksaklıklar nedeniyle kişilerin iletişim, etkileşim ve öğrenme stillerinde farklılıklar gösterdiği nörolojik bir durumdur. Son yıllarda, otizm tanısı konan kişi sayısındaki artış, daha fazla çocuğa erken tanı konulması ve tarama testlerinin yaygınlaşmasıyla ilişkilidir. Bu, toplumsal farkındalığın arttığını ve otizm konusunda daha fazla bilgi sahibi olunduğunu gösteriyor.

Amerika ve Türkiye

Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD), 8 yaşındaki her 36 çocuktan biri otizm tanısı alıyor. 2000 yılında bu oran 150'de 1'di. Türkiye'de ise 2000'de her 150 çocuktan biri otizm tanısı alırken, 2020'de bu oran 36'da 1'e yükseldi. Bu artış %316,67'dir ve daha kapsamlı tanılama ve toplumsal bilinç artışına bağlanıyor.

Genetik ve Çevresel Etkenler

Otizmin kesin nedenleri bilinmemekle birlikte, genetik ve çevresel faktörler önemli bir rol oynuyor. Hamilelikteki bazı unsurlar ve çevresel kirlilik gibi faktörler, otizm geliştirme riskini artırabilir. Ayrıca Frajil X sendromu gibi genetik bozukluklar da otizmle ilişkilendirilebilir.

Erken Teşhis Hayati Önem Taşıyor

Otizm tanısı genellikle gözlemler ve ebeveyn görüşmeleriyle konur. Erken tanı ve tarama, kişinin gelişimi için çok önemlidir. 18-24 ay arasındaki tarama testleri, potansiyel otizm vakalarını belirleyebilir. Ebeveynler bu testleri ihmal etmemelidir.

Erken müdahale, bilişsel, sosyal ve iletişim becerilerini önemli ölçüde geliştirebilir. Üç yaşına kadar başlanan tedaviler, çocukların gelişimine büyük fayda sağlar.

Tedaviler ve Terapiler

Otizm için kesin bir tedavi yoktur, ancak erken müdahale yöntemleri çok faydalıdır. Konuşma terapisi, ergoterapi, sosyal beceri eğitimi ve duyusal entegrasyon terapisi gibi destekleyici tedaviler, otizmli kişilerin günlük yaşam becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur. Ailelerin sürece dahil edilmesi de önemlidir.

Erken müdahale, otizmli çocukların gelecekte daha bağımsız ve sosyal bir yaşam sürmelerine yardımcı olabilir. Bu, toplumda daha fazla farkındalık yaratacaktır.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.