Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ın Konuşması
19 gündür süren serüveni dört asgari ücretli arkadaşımızla birlikte yaşıyoruz. Asgari ücret görüşmeleri başlamadan bir hafta önce arkadaşlarımızı tespit ettik; hangi kalemlerin onları ilgilendirdiğini öğrendik.
Geçmişte masada sendikacılar vardı. Bir rakam açıklardık ama daha sonra ne bir gündem olurdu ne de başka bir şey. Bu 20 günlük süre içinde Türk-İş neden açıklama yapmıyor diye gündem oldu. Asgari ücret yapısı şu anda anti demokratik.
Yetki, buradaki dört arkadaşımızdadır. Ramazan Bey de onlara başkanlık yapmaktadır. Bugüne kadar bir rakam bekledik. Hükümetin ve işverenin beşer temsilcisi var. Bizim de beş arkadaşımız var.
2024 yılı zorlu geçecek. Kamu işçisi, asgari ücret seviyesinde ücret alıyor. Beş yıl önce asgari ücret belirleme ücretiyken artık geçim ücreti oldu.
Alım gücü olarak, asgari ücret şu anda 11 bin TL’ye düştü. Bu ücretle, bu insanların bir hafta geçinmeleri mümkün değil. Bugün bu meselenin biteceğini umut ediyorduk.
İşveren de hükümet de bir rakam vermiyor. Kamuoyu da bizden bir rakam bekliyor. Öyle bir noktaya geldik ki, öğretim üyeleri dahi bizi itibarsızlaştıran açıklamalar yapıyor. Asgari ücretli tanımayanlar bu konuda yorum yapıyor.
Bizim açıklamamamızın sebebi, hükümetten ve işverenden bir rakam beklememiz. Bu işi bilmeyenler yorum yapıyor. İşçiyi nefes aldıracak bir geçim ücreti açıklayın.
Arkadaşlarımız zarfa imza atarak yazdıkları kararı bize verdiler. Bu işi iliğine kadar yaşayan arkadaşlarımız bu kararı alıyor.
Asgari ücretli işçiler olarak, asgari ücretin yüzde 45 enflasyon oranı üzerine refah payı eklenerek yapılmasını talep ediyoruz. Asgari ücret önerimiz 29 bin 583 liradır.