Kekemelikle ilgili ‘akran zorbalığı’ uyarısı!

Kekemelikle ilgili ‘akran zorbalığı’ uyarısı!
Yayınlama: 22.10.2024 11:57
A+
A-

22 Ekim Dünya Kekemelik Günü

Behçet Uz Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Çocuk Psikiyatristi Doç. Dr. Fatma Sibel Durak, kekemeliğin konuşmanın akıcılığını kesintiye uğratan bir durum olduğunu belirtti. Kekemelik birkaç farklı semptomla kendini gösterebiliyor.

Kekemelik; kelimelerin tekrarlanması, uzatılması veya kesilmesi şeklinde ortaya çıkabilir. Doç. Dr. Durak’a göre bu durumla ilgili birçok faktör var. Her semptom patolojik değil. Çünkü çocuk gelişirken, normal konuşmanın öğrenildiği dönemde fizyolojik olarak da kekemelik görülebilir. Özellikle küçük yaştaki kekemelik, bazı aile eğitimleriyle geçebilir. Kekemeliğin nedenine bakmak gerekiyor. Genetik faktörler, ailede kekemelik varsa bu çocuklarda daha sık görülebilir. Nörolojik sorunlar veya kulak burun boğaz hastalıkları da kekemeliğe yol açabilir. Stres ve çevresel faktörler de etkili olabilir.

Kekeme veya konuşma güçlüğü yaşayan çocuklara yaklaşım çok önemli. Ailenin tutumu ve davranışları çok etkili. Aileyle görüşerek onları yönlendiriyoruz. Bu çocuklarda sabırlı olmak, çocuk yerine konuşmamak ve sabırla konuşmasını beklemek çok önemli. Tedavi sırasında semptomların işlevselliği bozması veya çocukta başka psikiyatrik semptomlara yol açması durumunda farklı müdahale yöntemleri kullanıyoruz. Uygun vakaları konuşma terapistine yönlendiriyoruz.

Kekemelik genellikle 2 ile 7 yaş aralığında daha sık ortaya çıkıyor. Beyin gelişimi her çocukta farklı ilerliyor. Çocuklar acımasız olabiliyor, kekemelik yaşayanlar akran zorbalığına uğrayabilir, alay konusu olabilir. Bu konuda erişkinlere büyük görev düşüyor. Çocuklara bir şeyleri anlatmaktan öte bizim nasıl davrandığımız ve onlara nasıl örnek olduğumuz çok önemli. Aileleri bilinçlendirmek, rehber öğretmenler aracılığıyla okuldaki arkadaşların nasıl davranması gerektiğini anlatmak gerekiyor. Kekemeliğin ne olduğunu, nasıl bir bozukluk olduğunu açıklamak önemli. Hepimizin farklılıkları var. Kimseyi eleştirmeden, yargılamadan, empati yaparak hayatımıza devam etmeli ve çocuklarımıza örnek olmalıyız. Her semptom bir hastalık değildir. Gerektiğinde uzmandan yardım almaktan çekinmemek gerekir. Çünkü gerekli yöntemlerle ileriki yaşlarda çoğu vakada semptomlar azalabilir veya tamamen düzelebilir.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.