Türkiye’de grip vakaları Ocak ayının üçüncü haftasında ciddi bir artış gösterdi. Türk Toraks Derneği’ne göre, “Son 2 haftadır solunum semptomlarıyla önemli bir artış gözlenmektedir. Pek çok hastanede servis ve yoğun bakım yatak doluluk oranları artmakta ve ağır zatürre, solunum yetmezliği vakaları görülmeye başlamıştır.”
Dikkat: Risk Grupları
Covid-19 nedeniyle maske kullanımındaki azalmanın ardından grip vakaları bu yıl önemli ölçüde arttı. Servis ve yoğun bakım yatışlarındaki artış nedeniyle bilgilendirme ihtiyacı doğmuştur.
Grip, ani başlayan ateş, öksürük, baş ve boğaz ağrısı, burun akıntısı, halsizlik, eklem ve kas ağrılarıyla seyreden bir enfeksiyondur. Genellikle ilk hafta içinde kendi kendini sınırlar.
Ancak kronik hastalığı olanlar, hamileler, yenidoğanlar ve yaşlılarda grip ağır seyredebilir ve hastanede ya da yoğun bakımda yatışa, hatta ölüme neden olabilir.
COVID-19 da Mevcut
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, Aralık ayının son haftasında grip tespit oranları zirve yaptı ve Ocak ayında ılımlı bir düşüş görüldü. En sık görülen grip türü, H1 olarak bilinen Domuz Gribidir.
Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 2025 yılının üçüncü haftasında solunum şikayetleriyle aile hekimlerine başvuran hastalarda alınan 67 solunum yolu numunesinde (%34,5) grip virüsü, 32’sinde (%16,5) diğer solunum yolu virüsleri (rinovirüs ve SARS-CoV-2) tespit edildi.
Ocak ayının üçüncü haftasında açıklanan rakamlar, grip vakalarında önemli bir artış olduğunu ortaya koydu.
Aşı ve Maske Önemli
Son 2 haftadır solunum semptomlarıyla poliklinik ve acil başvurularında ciddi bir artış gözlemlendiğini belirten Türk Toraks Derneği Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Metin Akgün, şu bilgileri paylaştı:
“Son zamanlarda grip, ağır zatürre, solunum yetmezliği vakaları görülmektedir. Türk Toraks Derneği olarak 6 ayın üzerinde, özellikle risk grubundaki kişilere grip aşısının her yıl tekrar edilmesini öneriyoruz. Grip aşısı, grip mevsimi boyunca Ekim ve Mart ayları arasında yapılabilir.”
“Genel enfeksiyon korunma önlemlerinden el yıkama başta olmak üzere, kalabalık ortamların havalandırılması, hasta kişilerin maske kullanımı, hastanelerde maske kullanımının zorunlu hale getirilmesi enfeksiyonların yayılımını azaltacaktır.”
“Acil servislerde test sayısının artırılması, grip tanısının konulması ve böylece tedavisinin hızla başlanması açısından önem arz etmektedir.”
Test Yapılırsa Gereksiz İlaç Kullanımı Engellenir
Vakaların çoğu, grip H1N1 ve H3N2 alt tiplerindedir. Ağır akut solunum yolu enfeksiyonu nedeniyle yatan hastalardan alınan solunum yolu numunelerinde 23 (%23) grip virüsü, 25 diğer virüs tespit edildi. Bunların çoğunluğu Respiratuar Sinsityal Virüs’tür (RSV).
Grip, RSV, rinovirüs ve Covid-19 benzer semptomlarla seyreder. Test yapılmadan bu hastalıkları ayırt etmek çok zordur. Grip tanısı konularak ağır ve risk grubundaki hastalarda oseltamivir tedavisi etkilidir. Test sayısının artırılması gereksiz ilaç kullanımını ve ilaç direncini azaltabilir.