En uzun süre komada kalan kadının son üç kelimesi yürek burktu

En uzun süre komada kalan kadının son üç kelimesi yürek burktu
Yayınlama: 14.02.2025 11:32
A+
A-

Edwarda O’Bara: Gribin Pençesinde 42 Yıl

16 yaşındaki Edwarda O’Bara, 1970 Noel’inden sonra gripten muzdaripti. Bu sıradan hastalık, onu bir komadan uyanamayacağı bir derin uykuya sürükledi.

Diyabetik Edwarda, reçeteli insülin ilacı nedeniyle yan etkilere maruz kalmıştı. Noel’de grip olması, ilacı kusmasına ve kan şekerinin tehlikeli seviyelere yükselmesine yol açtı.

3 Ocak 1970 gecesi Edwarda bilincini kaybetti. Annesine “Beni asla bırakma” diye yalvardı ve annesi gözyaşları içinde “Asla bırakmam tatlım” diye karşılık verdi. Ancak Edwarda’nın akciğerleri çöktü, böbrekleri iflas etti ve kalbi zayıfladı. Oksijen eksikliği onu komaya sürükledi.

Ailesi 42 yıl boyunca onun uyanmasını bekledi. Annesi Kaye, yatak yarası oluşmasını önlemek için kızını iki saatte bir çevirir, besler ve yanında uyurdu. Bu özverili bakım onu borç altına soktu ve 80 yaşında hayatını kaybetti. Babası Joe ise tıbbi masrafları karşılamak için üç işte çalıştı, ancak 1977’de kalp krizinden öldü.

Edwarda’nın annesi öldükten sonra kız kardeşi Colleen, bakımını üstlendi. “Düşünmeden yaptım. O benim kız kardeşim ve onu seviyorum” dedi.

Yıllar geçtikçe Edwarda, “gerçek hayattaki Pamuk Prenses” olarak anılmaya başlandı. Ünlüler onu ziyaret etti ve 56. doğum günü için binlerce kişi evine akın etti. Ancak bu ilgi karanlık bazı olayları da beraberinde getirdi. “Ötanazi Hakkı” savunucuları, Edwarda’nın hayatına son verilmesi için ailesine baskı yaptı. 1981’de aileyi tehdit eden bir telefon aldıktan saatler sonra evlerine ateş açıldı, ancak Edwarda zarar görmedi.

42 yıl ailesinin sevgisiyle yaşayan Edwarda, 21 Kasım 2012’de 59 yaşında evinde hayata gözlerini yumdu. Son sabahında kız kardeşi Colleen onu yıkadı, saçlarını taradı ve besledi. Bir fincan kahve almak için yanından ayrılmadan önce Edwarda’nın alnına öpücük kondurdu ve “Hemen döneceğim” dedi.

O anda Edwarda, hayatının en büyük gülümsemesini kardeşine verdi. Colleen’in anlattığına göre yüzü parlıyordu, gözlerinde bir ışıltı vardı. Birkaç dakika sonra ise gözlerini sonsuza dek kapattı.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.