Kalp ve damar hastalıkları dünya çapında en yaygın ölüm nedenleri arasında yer alıyor. Ancak artık yalnızca yaşlı bireylerle sınırlı olmayan bu ölümcül hastalıklar, gençlerde de giderek artıyor.
Türk Kalp Damar Cerrahisi Derneği Minimal İnvaziv Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Serkan Durdu, kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin genç yaşlara kadar inmesinin birçok nedeni olduğunu belirtiyor. Bu trendin hem yaşam tarzı değişiklikleri hem de çevresel ve genetik faktörlerden kaynaklandığını dile getiriyor.
Prof. Dr. Durdu, gençlerin fiziksel aktiviteden uzak bir yaşam sürdüğünü ve bunun obezite ve metabolik sendrom riskini artırdığını belirtiyor. Fast-food tüketiminin artması, işlenmiş gıdalardaki trans yağlar ve yüksek tuz oranları damar sertliğine neden oluyor. Modern yaşamın getirdiği akademik, iş ve sosyal baskılar gençlerde kronik strese yol açıyor ve dolaylı olarak yüksek tansiyon ve kalp hastalıklarına neden olabiliyor. Elektronik sigara (puff) kullanımı da ciddi bir sorun haline gelmiş durumda.
Çocukluk ve ergenlik döneminde görülen obezitenin ileride diyabet ve kalp hastalıklarına yol açtığını kaydeden Prof. Dr. Durdu, yetersiz fiziksel aktivite, sağlıksız beslenme ve genetik faktörler nedeniyle gençlerde bile hipertansiyon görülmeye başladığını söylüyor. Ailede erken yaşta kalp hastalığı öyküsü olan bireylerin risk altında olduğu biliniyor. Yine hava kirliliği ve gıda katkı maddeleri, gençlerde kalp sağlığını olumsuz etkileyebilir.
Prof. Dr. Durdu, elektronik sigaralarda ve pufflarda kullanılan sıvıların nikotin, ağır metaller ve diğer toksik kimyasallar içerdiğini vurguluyor. Bu maddeler damar sağlığını bozarak kalp krizi riskini artırabilir. Nikotin, kan basıncını yükseltir, damarların daralmasına neden olur ve kalp üzerinde yük oluşturur. Solunan kimyasal buharlar, damarların iç yüzeyine zarar vererek damar sertliği sürecini hızlandırabilir. Çocukların ve gençlerin damar yapıları daha hassastır, nikotine erken yaşta maruz kalmak bu yapıların daha hızlı bozulmasına yol açabilir.
Elektronik sigaraların “zararsız” olarak algılanması nedeniyle kullanım oranlarının arttığına vurgu yapan Prof. Dr. Durdu, bu durumun gençlerde tütün bağımlılığını artırdığını belirtiyor. Elektronik sigara kullanan bireylerde, kullanmayanlara göre kalp krizi riskinin yüzde 50 daha fazla olduğu gösterilmiştir. Küçük yaşta başlayan bu alışkanlık, uzun vadede ciddi kalp-damar sorunlarına zemin hazırlar.
Öte yandan gizli kalp hastalıkları olan gençlerde, yoğun stres veya fiziksel eforun da ani ölümlere neden olabileceğini söyleyen Prof. Dr. Durdu, “Enerji içecekleri, yasa dışı maddeler ve aşırı kafein tüketimi, gençlerde kalp krizini tetikleyebilir” diyor. Pandemi döneminde hareketsiz yaşam, psikolojik stres ve kilo alımı da gençlerde kalp sağlığını olumsuz etkilemiştir.
Kalp hastalıklarından kaynaklanan ölümleri önlemenin mümkün olduğunu kaydeden Prof. Dr. Serkan Durdu, “Ancak bu, bireysel düzeyde alınacak önlemlerle birlikte, toplum olarak bir bilinç oluşturmayı gerektiriyor” diyor. Önerilerini şu şekilde sıralıyor:
Prof. Dr. Durdu, kalp hastalıklarından korunmanın bireysel değil, toplumsal bir sorumluluk olduğunu vurguluyor. Sağlıklı yaşam bilincini çevremize de yaymak önemlidir. Kalbimizi sağlıklı tutmak küçük ama sürekli çabalar gerektirir ve bu çabalar geleceğimizi kurtarabilir.