Bu yeni keşif, henüz gezegen oluşumunun ilk evrelerinde olan genç bir gezegen olan TIDYE-1b’yi ortaya çıkarıyor. Bu bulgu, bilim insanlarını gezegenlerin nasıl ve ne zaman oluştuğuna dair mevcut teorilerini yeniden değerlendirmeye itiyor.
Gezegen, NASA’nın TESS teleskobundaki geçiş yöntemi kullanılarak tespit edildi. Gezegen, yıldızının önünden geçtiğinde, yıldızın ışığında hafif bir azalma izlendi. TIDYE-1b, bu teknikle keşfedilen şimdiye kadarki en genç gezegendir.
Bu kadar genç bir gezegenin keşfi nadirdir çünkü genellikle bu yaştaki gezegenler onları çevreleyen toz ve gaz tarafından gizlenir. Ancak TIDYE-1b’nin yıldızıyla ve bu diskle arasındaki eğik yörünge, bu genç gezegenin görünürlüğünü sağladı.
TIDYE-1b’nin yıldızına çok yakın bir yörüngede, sadece dokuz günlük bir periyotta döndüğü belirlendi. Araştırmacılar, gezegenin Güneş Sistemi’nde olmayan ancak Samanyolu Galaksisi’nde yaygın olan bir “Süper Dünya” veya “Alt Neptün” haline gelebileceğine inanıyor. TIDYE-1b’nin çapı Dünya’nın yaklaşık 11 katı olmasına rağmen yoğunluğu Dünya’dan daha düşük.
Bu keşif, gezegenlerin beklenenden çok daha erken oluşabileceğini gösteriyor. Daha önce 10 milyon yıldan genç gezegenlerin bulunmaması, bu gezegenlerin var olmadığı anlamına gelmiyordu; sadece toz ve gazla örtüldükleri için görünmez oldukları ortaya çıktı.
TIDYE-1b’nin keşfi, bilim insanlarına gezegen oluşumu süreci hakkında değerli bilgiler sağlıyor ve bu karmaşık sürece dair anlayışımızı yeniden gözden geçirmemizi gerektiriyor.
