"Diğer ülkeler yağımızı ucuza almak istiyor"

"Diğer ülkeler yağımızı ucuza almak istiyor"
Yayınlama: 21.11.2024 12:37
A+
A-

Zeytinyağı Hasadı: Türkiye ve Dünya

Dünya ve Türkiye’de zeytin hasadı başladı. Zeytinyağı üretim liderleri İspanya, Türkiye ve Tunus’ta geçen yıla göre verimlilik arttı.

İspanya’da kuraklık nedeniyle artan talebi karşılamak üzere 1 Ağustos’ta ihracat yasağı getirilmişti. Yasak 13 ay sonra Eylül’de kaldırıldı. Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre Türkiye, zeytinyağı üretiminde 5’inci, ihracatında ise 4’üncü sırada yer alıyor. Türkiye’nin yıllık zeytinyağı tüketimi 120 bin ton civarında. 2024 yılı için 475 bin ton zeytinyağı üretimi bekleniyor.

Marketlerde kalitesine göre 1 litre zeytinyağı fiyatı 1 yılda yüzde 25 arttı. Şu an marketlerde 1 litre zeytinyağı 189-390 TL arasında satılıyor.

“2024-2025 ÜRETİM SEZONU TÜRKİYE ÇAPINDA BİR VAR YILI”

Geçtiğimiz günlerde Kilis’te Türkiye’nin zeytinyağı ihracatında 4’üncü olduğunu hatırlatan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, “Bunu daha üst sıralara taşımak istiyoruz. 2024’te Türkiye çapında bir var yılı söz konusu ve yüzde 137’lik bir artış bekliyoruz. 3,6 milyon tonluk bir zeytin üretimini gerçekleştireceğiz. Yaklaşık 750 bin tonu sofralık olarak üretilecek. 2024 yılında zeytinyağı üretimimizin yüzde 157 artışla yaklaşık 475 bin ton olacağını varsayıyoruz. Bu yıl zeytinyağı ihracatında çok ciddi bir artış bekliyoruz” dedi.

DEOLEO: “ZEYTİNYAĞI FİYATLARI YÜZDE 50 DÜŞECEK”

Dünyanın en büyük zeytinyağı üreticisi İspanyol Deoleo’nun satış şefi Miguel Ángel Guzmán, “Fiyatlarda gerginlik var ama görünüm olumlu. Arz arttıkça normale yavaş yavaş dönülmesi bekleniyor. Önümüzdeki aylarda zeytinyağı fiyatlarının neredeyse yarı yarıya düşmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

“ZEYTİNYAĞI FİYATLARI DÜŞECEK SPEKÜLATİF SÖYLEM”

Sektör temsilcileri, “fiyatların düşüp düşmeyeceği” yönündeki söylemlerin piyasada spekülatif hareketlere yol açabileceğine dikkat çekiyor.

Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Başkanı Dr. Mustafa Tan, “Fiyat düşecekse düşer. Çıkacaksa çıkar. Dünya fiyatlarında bir düşme seyri var ancak böyle İspanyol veya İtalyan firmalarının çıkıp fiyat düşecek demesi manidar. Bunlar olmaması gereken açıklamalar. Fiyat, ekonomi kurallarına göre arz ve talebin kesişmesi ile oluşur. Sezon başında fiyat düşecek diye açıklamalar bulunmak üreticinin ürününü daha ucuza satın almayı doğurur. Bu sektörün bütününe zarar verir. Zeytinyağının bir maliyeti var. İşçilik ücretleri geçen sene 500 lirayken bu sene 1000-1200 TL. Zeytinyağı fiyatını düşürerek bu maliyet nasıl karşılanacak? Ama dediğim gibi dünyada da fiyatlarda bir düşme eğilimi varsa bu Türkiye’de de yansır” dedi.

“ZEYTİNYAĞI FİYATLARI DÜŞECEK SPEKÜLATİF SÖYLEM”

Dünyada aşırı ürün olmadığını belirten Tan, “İspanya’da 1,5 milyon ton civarında bir rakam veriliyordu. Uluslararası Zeytin Konseyinde 1 milyon 290 bin ton olarak açıklandı. Demek ki yağmur yağsa da kuraklık devam etti” dedi.

“TÜRK YAĞLARINA YAPTIRIM VAR”

Türk yağlarına biraz da yaptırım olduğunu söyleyen Tan, şöyle konuştu:

“Diğer ülkeler daha ucuza almak istiyor. Biz elinde stok olan ve üretimi çok iyi olan bir ülkeyiz. 600 bin ton civarında bir yağdan söz edebiliriz ama bu fazlalık bizim fiyatımızı düşürmeye vesile olmamalı. Çünkü İtalya 250 bin ton civarında bir üretim bekliyor. Yaklaşık 1 milyon ton zeytinyağına ihtiyacı var. İtalya ve benzeri ülkelerin açığı nereden karşılanacak?

Tunus 380 bin ton üretim olduğu belirtildi. Bu belirtilen miktar olması zor. Yunanistan 250 bin ton fakat onlar da çok fazla arz yapamazlar. Hepsinin ortak noktası ise geçen yıldan ellerinde stok yok ve gelecek yıl yeniden az ürün yılı gelecek olması. Bu durumda Dünyaya burada kilit öneme sahip yine Türkiye’dir. Biz de elimizdeki ürünün kıymetini bilip direnebilmeli ve dünya fiyatlarında hakkında hüküm verilen değil belirleyicilerden olmalıyız.

ucuza değil de daha katma değeri yüksek olarak satmalıyız. Yani gerekirse iç piyasada daha fazla tüketmeliyiz. Kişi başına 2 kg olan tüketimi 2’ye katlamak için çabalamalıyız. Sektörün bu anlamda üretimden, iç satış, ihracat ve iç tüketime desteklenmesinin arttırılarak devam edilmesi gerekmektedir. Bu yıl sektör temsilcilerinin, ülke penceresinden bakarak bütüncül bir yaklaşımla ve sektörün sürdürülebilirliğini sağlama yılıdır. Türkiye zeytin ağacının anavatanıdır. Zeytincilerimizin zekâsı ve çalışkanlığı ile bu dönemden alnımızın akıyla ve kazançla çıkabileceğimizi düşünüyorum.”

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.