Beyaz Eşya Sektörü Zor Bir Dönemden Geçti
Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği’nin (TÜRKBESD) 2024 yılının ilk dokuz ayına ilişkin verilerine göre, beyaz eşya sektörü iç satışlarda yüzde 4, ihracatta ise yüzde 6’lık bir düşüş yaşadı. Bu durum, toplam satışlarda yüzde 3’lük bir azalmaya yol açarken üretim miktarlarında da bir önceki yıla göre yüzde 4’lük bir azalma gerçekleşti.
Eylül ayında iç pazarda yüzde 15 oranında bir daralma yaşanırken ihracatta uzun zamandır devam eden küçülme, Eylül ayında yüzde 34’e ulaştı. İç ve dış pazarlardaki küçülme üretime de yüzde 37 düşüş olarak yansıdı.
Avrupa’da yüzde 7’lik üretim hacmiyle birinci, dünyada ise en büyük ikinci üretim merkezi konumunda olan Türkiye beyaz eşya sanayinin 33 milyon adetlik üretim ve 23 milyon adetlik ihracat kapasitesi bulunuyor. TÜRKBESD Başkanı Gökhan Sığın, 60 bin doğrudan 600 bin dolaylı istihdam alanı sağlayan sektörün Ar-Ge, dijital dönüşüm ve yeşil dönüşüm yatırımlarıyla dünya çapında rekabet ettiğini aktardı.
Verimli Ürünlerle 10 Yılda 2 Keban Barajı Kadar Tasarruf
Üretim seviyelerinde görülen düşüşün kalıcı olmasından endişe ettiklerini belirten Sığın, “Bu darboğazın ülkemiz, tüketicilerimiz ve sektörümüzün ortak faydasına olacak bir hareket planı ile aşılabileceğine inanıyoruz. Gelişen teknolojiler ve inovasyonlarla sanayimiz her geçen gün daha fazla enerji tasarrufu sağlayan ürünleri piyasaya sunuyor. Bu ürünler doğal kaynakların yanında tüketicilerimizin cebini de koruyor” diye konuştu.
Sığın, enerji verimli ürünlerin kullanımıyla ilgili yapılan bir çalışmanın sonuçlarını da paylaştı. Çalışmaya göre; mevcut pazar koşullarının devamı halinde gelecek 10 yılda sadece buzdolaplarının daha enerji verimli yeni nesil cihazlarla değiştirilmesi Keban barajının 2 yıllık üretimi kadar tasarruf getiriyor. Bir diğer deyişle 4,3 milyon ailenin yıllık elektrik tüketimi tasarruf edilebiliyor.
Küresel Rekabet Gücünde Zorluklar
TÜRKBESD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fatih Özkadı, Türkiye beyaz eşya sektörünün küresel pazardaki zorluklarını ve sürdürülebilir büyüme hedeflerine dikkat çekti. Uzak Doğu’nun yüksek üretim kapasitesinin sektörün ihracatı üzerindeki baskısını belirten Özkadı, “Sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm hedeflerimiz doğrultusunda çalışıyoruz, ancak Uzak Doğulu üreticilerin devlet destekleri ile edindiği maliyet avantajı rekabet gücümüzü sınırlıyor” dedi.
Özkadı, artan işçilik, enerji ve hammadde maliyetlerinin sanayiciler üzerinde ciddi bir yük oluşturduğunu belirterek, ihracatçıların desteklenmesinin ülke ekonomisinin sürdürülebilir büyümesi açısından kritik önem taşıdığını vurguladı.
Devlet desteklerinin gerekliliğine değinen Özkadı, “Dahilde İşleme Rejimi’ndeki (DİR) kazanımların korunması, SGK prim desteğinin artırılması ve uygun finansman koşullarının sağlanması, ihracatçılarımızın rekabet gücünü artıracaktır” diye konuştu.
Enflasyon baskılarından etkilenen Türkiye beyaz eşya sektörünün, sürdürülebilir bir geleceğe ulaşabilmesi için katma değeri yüksek yatırımlara erişimi kolaylaştıracak adımların atılması gerektiğini ifade eden Özkadı, devletin bu konudaki desteğine duyulan ihtiyacı yineledi.