Marmara Denizi Müsilaj Eylem Planı: Son Durum
Marmara Denizi’nde 2021’de meydana gelen müsilaj afetinin ardından Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 22 maddelik “Marmara Denizi Eylem Planı” hazırladı. Plan, müsilaj oluşumunun tekrarını önlemeyi amaçlıyordu.
Müsilajın Sebepleri
Plan, müsilajın en önemli sebeplerinden birinin atık sular kaynaklı azot ve fosfor kirliliği olduğunu belirtti. Bu bağlamda, Marmara Denizi’ne kıyısı olan illerin atık su arıtma tesislerinin ileri arıtmaya dönüştürülmesi talimatı verildi.
Hukuki Düzenlemeler
Belediyeler, kentsel atık sularının azot ve fosfor giderimini sağlamakla yükümlü kılındı. Ayrıca, 2022’de Çevre Kanunu’na eklenen bir madde ile 7 ilde ileri atık su arıtma tesisi olmayan belediyeler, 6 ay içinde iş termin planlarını bildirmekle yükümlendi. Bu tesislerin 3 yıl içinde kurulup işletmeye alınması zorunlu tutuldu.
Bakanlığın Takibi
Bakanlık, müsilajın tekrarlanmaması için süreci takip etti ve 2024’te Marmara Denizi Eylem Planı Koordinasyon Kurulu’nun toplantılarını gerçekleştirdi. Belediyelerin atık su arıtma tesislerinin ileri biyolojik arıtma tesislerine dönüşümü için gerekli düzenlemelerin sağlanması istendi.
Yerine Getirilmeyen Maddeler
Eylem planındaki 22 maddeden 3’ü şu ana kadar yerine getirilmedi. Bunlardan biri olan ileri biyolojik atık su arıtma tesislerinin dönüşüm oranı yüzde 0,7’yi geçmedi.
Bilim Kurulu’nun Uyarısı
Müsilaj Bilim ve Teknik Kurulu, kirlilik girdisinin azaltılması için ileri atık su arıtma tesislerinin tamamlanmasını ve denetimlerin sıkılaştırılmasını tavsiye etti. Bakanlık, bu tavsiyeler doğrultusunda ilgili belediyelere uyarı yazıları gönderdi.
Belediyelerin Yükümlülüğü
Bakan Yardımcısı Fatma Varank, müsilaj oluşumunun üç temel nedene dayandığını belirtti: deniz sıcaklığının yükselmesi, denizin durağanlığı ve kirlilik artışı. İleri biyolojik atık su arıtma tesislerinin yapılmaması, Marmara Denizi’nin kirlilik yükünün azaltılmasını engelledi.