Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, ‘Yarısı Bizden’ kampanyasında yeni bir aşamanın hayata geçirildiğini duyurdu.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, ‘Yarısı Bizden’ kampanyasında yeni bir aşamanın hayata geçirildiğini duyurdu.
İstanbul Başakşehir’de gerçekleştirilen Sosyal Konut ve Kentsel Dönüşüm Projeleri Anahtar Teslim Töreni’ne katılan Bakan Kurum, kampanyanın ilerleyişine dair önemli bir adım daha atıldığını vurguladı.
Bakan Murat Kurum konuşmasında, 12 yıl önce başlatılan Kentsel Dönüşüm seferberliği kapsamında İstanbul’da 905 bin konut ve iş yerinin büyük bir özveriyle dönüştürüldüğünü belirtti. Şu anda ise İstanbul’un 39 ilçesinde 180 bin konut ve iş yerinin yenileme çalışmalarının sürdüğünü ifade eden Kurum, “Vatandaşlarımızın tercihine göre biz de desteğimizi sağlayacağız ve afetlere dayanıklı bir İstanbul’u hep birlikte inşa edeceğiz” dedi. Ayrıca, TOKİ aracılığıyla bugüne kadar çoğunluğu sosyal konut olmak üzere 1 milyon 400 binden fazla ev yapıldığını vurguladı.
“Tıpkı deprem bölgesindeki kardeşlerimizle olduğu gibi; İstanbul’da da tam bir devlet-millet iş birliğini, birlik ve beraberliğini hayata geçireceğiz. Bildiğiniz gibi; Yarısı Bizden kampanyamızda vatandaşımızın ihtiyaç duyduğu bazı iyileştirmeler yapmış, yeni başvuru dönemini başlatmıştık. Tarih kısıtlamasını kaldırarak, İstanbul’umuzun 39 ilçesinde, vatandaşımızın süresiz başvuru yapmasını sağladık. Hiçbir vatandaşımızın hak kaybı yaşamasına da izin vermedik. 700 bin lira hibe, 700 bin lira kredi ve 100 bin lira taşınma ile toplamda 1,5 milyon liralık desteği sizlere sunmaya devam ediyoruz. Şimdi, vatandaşımız dönüşümden en güzel şekilde faydalansın diye yeni bir adım daha atıyoruz. Alan bazlı büyük dönüşümlerde, site dönüşümlerinde vatandaşımız uzlaşma sağlamışsa; Bakanlık olarak hemen devreye giriyoruz. TOKİ ve Emlak Konut güvencesiyle dönüşümü başlatıyoruz. Tabi depreme hazırlığı sadece sağlıksız yapıların yenilenmesi olarak görmüyoruz. Yeni sosyal konutlar inşa etmeyi de dönüşüm sürecinin kıymetli bir parçası olarak görüyoruz. Hatırlayacaksınız. “Ev sahibi olmayan hiçbir dar gelirli vatandaşımız kalmayacak.” demiştik. Bugüne kadar, TOKİ eliyle çoğunluğu sosyal konut olan tam 1 milyon 400 binden fazla yuva inşa ettik. İstanbul’umuz da sosyal konut çalışmalarımızdan hak ettiği payı aldı. İstanbul’umuzda dar gelirli kardeşlerimiz için on binlerce sosyal konutu en güzel şekilde teslim ettik. Halen binlerce sosyal konutumuzun inşasına hızla devam ediyoruz. ”
Bakan Murat Kurum, deprem bölgesinde devam eden çalışmalar hakkında bilgi vererek, 11 ilde toplam 452 bin konut ve iş yerinin inşa edildiğini, 2025 yılı sonuna kadar herkesin evine kavuşması için büyük bir çaba gösterdiklerini söyledi. Ancak bu süreçte CHP Genel Başkanı’nın haksız eleştirilerine maruz kaldıklarını belirten Kurum, “Kendisi Hatay’ı ziyaret ederek, ‘Hatay’ı unutturmayacağım, Hatay benim şahsi meselem’ demiş. Oysa deprem sonrası Hatay’ı yalnız bırakan kendileridir. Hatay halkına umut verip o umutları boşa çıkaranlar da yine onlardır” dedi.
Ayrıca, “Deprem bölgesinde konut yapacağız, halka dağıtacağız” diyenlerin tek bir yuva inşa etmediğini, tek bir çocuğun yüzünü güldürmediğini ve tek bir annenin gözyaşını dindirmediğini ifade eden Bakan Kurum, verdikleri sözü tutmadıkları gibi Ulu Cami’nin restorasyonunu bile gerçekleştirmekten kaçındıklarını dile getirdi. “Hatay sahipsiz değildir. Hatay, bize, devletimize ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a emanettir” diyerek sözlerini tamamladı.
Ben Sayın Özel’e acilen İzmir’i şahsi mesele haline getirmemesini tavsiye ediyorum. Çünkü bugün İzmir Körfezi çürüyor. Çünkü İzmir Körfezinde balıklar ölüyor, oksijen azalıyor, kötü koku İzmirlileri çileden çıkarıyor. CHP’li İzmir Büyükşehir Belediyesi yıllardır havaya bakıp ıslık çalıyor, sorumluluklarını yerine getirmiyor. Eğer siz, şahsi bir mesele yapacaksanız, İzmirli kardeşlerimizin geleceğini meseleniz yapın. Ben deprem bölgesinde alın teri döken biri olarak şunu söylemek istiyorum. 14 milyon insanımızın yaşadığı deprem bölgesi; Türkiye’nin için yeni bir milli mücadele alanıdır. Biz Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hiç kimsenin böyle yersiz tartışmalarla bu mücadeleyi baltalamasına müsaade etmedik, etmeyeceğiz.”
