HIV’de Türkiye Sorunu
HIV konusunda küresel ölçekte yeni vakalar azalsa da Türkiye’nin içinde bulunduğu Doğu Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Güney Amerika bölgelerinde yeni vakalarda artış gözleniyor. Dr. Okan Derin, yaptığı çalışmada özellikle 15-24 yaş arası gençler ile 40 yaş üzeri kadınlardaki artışın daha yüksek olduğunu buldu.
Dr. Derin, sosyal medya aracılığıyla sağlanan buluşmalarla para karşılığı ilişki yaşayanların da sağlık taramalarından geçmediği için HIV açısından yüksek risk grubunda olduğunu vurguluyor.
2008’den Sonra Arttı
KLİMİK HIV Çalışma Grubu’ndan Dr. Okan Derin, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar içinde en bilineni olan HIV’den korunma yöntemleri konusunda Türkiye’de istenilen düzeye henüz gelinmediğini belirtiyor.
Dr. Derin’in Küresel Hastalık Yükü çalışması verilerine dayanarak Ağustos ayında uluslararası tıp dergisi Medicina’da yayınlanan araştırmasına göre, HIV’de yeni vakalarda küresel bir azalma olsa da Türkiye’de, özellikle genç nüfustaki HIV artış hızı endişe verici.
Genç Yaş Grubu ve 40 Yaş Üzeri Kadınlarda Artış Var
Çalışmaya göre tüm yaş gruplarında erkeklerde HIV enfeksiyonu daha fazla olsa da yıllar içinde 40 yaş üzeri kadınlarda da önemli bir artış gözlendi. Türkiye’de özellikle 15-24 yaş arası gençlerde de artış hızı daha fazla. Kadınlar arasındaki artış oranları da 2008’den sonra önemli bir yükselme gösteriyor.
“Üreme Sağlığı Eğitimleri Okullara Geri Gelmeli”
Dr. Derin, genç yaş grubundaki bu artışta en önemli etkenin, bu yaş grubundaki gençlerde üreme sağlığı konusundaki eğitim eksikliği olduğunu vurguluyor. “Türkiye’de benim ulaşabildiğim kaynaklara göre, 1974 ila 2023 yılları arasında okullarda üreme sağlığı konusunda eğitim var. Ancak 2003 yılından sonra bu eğitimlerin kesildiğine dair yayınlar var.”
“Kayıtlı Olmayanlar, Kayıtlı Olanların 10 Katına Ulaştı”
Dr. Derin, HIV’le yaşayan bireylerin tedaviye geç ulaştığında bulaştırıcılıkları da devam ettiği için diğer bireyler açısından da risk oluşturduğunu anlatıyor. HIV açısından yüksek risk grubundaki nüfusun başında gelen, “para karşılığı cinsel ilişki yaşayan” bireyler konusunda da önemli uyarılarda bulunuyor.
“Türkiye’ye de yapılan çalışmalara göre kayıt dışı olanların oranı, kayıtlı olanların 10 katına kadar çıkmış durumda. Sonraki veriler yok. Bu tip bulaş yönteminin de önem arz ettiği ve bu kesimin de mutlaka sağlık taraması konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.”
Erken Teşhis Bulaştırıcılığı da Önlüyor
HIV’in tedaviler sayesinde artık yaşam süresinin kısalmasına neden olmayan bir hastalık olduğunu belirten Dr. Derin, özellikle risk grubundaki kişilerin testlere ulaşmasının çok önemli olduğunu söylüyor.
“HIV enfeksiyonunun artık kronik bir durum haline geldiğini ve HIV’le yaşayan bireylerin artık hasta gibi kabul edilmediğini de vurguladı. Dr. Derin, anonim test merkezlerinin bu nedenle çok önemli olduğunu belirtiyor.
“Özellikle anonim merkezlerde kişilerin hiçbir şekilde gerçek adları ile kayıt yaptırmadan kanlarını vererek testlerini yaptırabiliyor olmaları, teşhisin de erken konulabilmesini sağlıyor. Böylece tamamen ücretsiz olarak ilaç tedavisine ulaşabilen bu bireyler, virüsü bulaştırma riskinden çıkmış oluyor. Anonim merkezler şu an Türkiye’de birtakım belediyeler tarafından sağlanıyor.”