İstanbul Yenidoğan Çetesi Davası: Sanık Fırat Sarı Savunma Yaptı
İstanbul Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Yenidoğan Çetesi davasının altıncı duruşmasında, organize suç örgütü elebaşı olarak nitelendirilen Fırat Sarı savunmasını yaptı.
Savunma Başlığı: “Her Şeyi Anlatmak İstiyorum”
Sarı, savunmasına şu sözlerle başladı: “Söküle söküle kamuoyu önünde mahcup oldum. Ben her şeyi anlatmak istiyorum. Sayın başkan, yaklaşık iki ay önce savcı tehdit olayı sonrası kamuoyunda yoğun tepkiler artınca avukatlarım ayrıldılar.”
Savunma İçeriği
Sarı, savunmasında şu konulara değindi:
- İddianamede örgüte elebaşı olarak nitelendirilmesini reddetti.
- 1975 yılında Bingöl’de doğduğunu ve tıp fakültesine girdiğini söyledi.
- Üniversitede bir yürüyüşe katılması nedeniyle dört-beş yıl cezaevinde yattığını ve sonrasında güvenlik güçleriyle görüşmeye başladığını belirtti.
- FETÖ dönemine kadar devlet ile bağlantısı olduğunu ifade etti.
- Tıp fakültesini bitirdikten sonra Esenyurt Devlet Hastanesi’nde zorunlu hizmet yaptığını ve burada yoğun bakım birimini geliştirdiğini söyledi.
- Daha sonra Reyap Hastanesi’nde çalışmaya başladığını ve burada Medihouse Tıp Merkezi, Avrupa Tıp Merkezi gibi birçok tıp merkeziyle tanıştığını belirtti.
- İşletmecilik yapmaya karar verdiğini ve İlker Gönen ile birlikte işletmelerinin sayısını artırdıklarını ifade etti.
- İşletme sisteminin kendisinin keşfi olmadığını, daha önce var olan bir sistem olduğunu vurguladı.
- Özel hastanelerin para kazanmak istediğini, ancak sağlık çalışanlarının ücretlerinin düşük olduğunu ve özel hastanelerin işletmelerle çalışmak istediğini söyledi.
- Sevklerin 112 dışında tıp merkezlerinden alındığını ve asla rüşvet vererek hasta almadıklarını belirtti.
- Tapelerde geçen konuşmaların özel hayatında geçen konuşmalar olduğunu ve kamuya yansıtılmasının doğru olmadığını ifade etti.
- Bebek ölümlerinde bir raporla ateşe atıldıklarını ve sağlık sisteminin sekteye uğradığını söyledi.
- Sağlık Bakanlığı ekiplerinin ölüm oranlarını karşılaştırmasını önerdi.
- Hastanelerden aldıkları paranın cüzi bir miktar olduğunu belirtti.
- Gıyasettin’e (ambulans şoförü) bebek başına 750 lira ödediğini, eşiyle sigortalı çalıştığını söyledi.
- İlker Gönen’in maaşlı çalışanı olduğunu ve başlangıçta sabit maaş üzerinden anlaştıklarını, ancak daha sonra ortak olmaya karar verdiklerini ifade etti.
- Hastaneden hastabakıcılara ödeme yaptığını, ancak doktorlara doğrudan ödeme yapmadığını belirtti.
Mahkeme Başkanının Soruları
Mahkeme başkanı Fırat Sarı’ya çeşitli sorular yöneltti. Sarı, sorulara şu şekilde cevap verdi:
- Renas bebeği hakkında bir hasta isteği olduğunu söyledi.
- Kadan bebeği ile ilgili konuşmasının mesleki bir konuşma olduğunu ve ihmali olmadığını ifade etti.
- Bazı bebeklerin entübe edilmeden önce akciğer filmi çekilmediğini doğruladı ancak bunun ihmali olmadığını belirtti.
- Hastanenin cirosunun düştüğü yönündeki konuşmasına, basamakla ilgili olduğunu söyledi.
- Hasan Basri ile 3 al, sen konuşmasının üstü sende kalsın anlamında olduğunu ifade etti.
- Yoğun bakımda düşen bir bebeğin ailesine haber vermediklerini doğruladı.
- Hatice Ceren ile bir konuşmasında, hastaların Medilife’a yatış yapabileceğini söyledi.
- Hasan Basri’nin hemşire gelmesi gerektiği yönündeki konuşmasını ciddiye almadığını belirtti.
- Hakan Doğukan ile bir konuşmasında ilaç satışıyla ilgili haberi olmadığını söyledi.
- “Çek fişi” konuşmasına, kimsenin fiş çekmediğini ve bunun muhabbet olduğunu belirtti.
- Kaya bebeğin ölümüyle ilgili olarak, Hakan Doğukan’ın kendisine anlattığını ve onu sorgulandığını ifade etti.